İran‘ın Stratejik İşlerden Sorumlu Cumhurbaşkanı Yardımcısı Muhammed Cevad Zarif, ulusal güvenliği koruma ve birlik içinde hareket etme sorumluluklarına uymadığı iddiaları nedeniyle görevinden istifa ettiğini duyurdu.
Zarif, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, son zamanlarda kendisine ve ailesine yönelik hakaret ve iftiralara maruz kaldığını ifade ederek, “Devlet içinde hizmet hayatımın en zorlu dönemlerini geçirdim. Ancak halka hizmet etme umuduyla ayakta kaldım. Bu topraklara hizmet yolunda hiçbir zaman zorluklardan ve sıkıntılardan kaçmadım, şimdi de kaçmıyorum” ifadelerini kullandı.
Dışişleri Bakanlığı döneminde ve şu anda ülke çıkarlarını koruma mücadelesi verdiğini belirten Zarif, “Hem dayatılan savaşın sona erdirilmesi hem de nükleer müzakerelerin tamamlanması sürecinde üstlendiğim rol nedeniyle sayısız hakaret ve iftiraya maruz kaldım. Ülkenin çıkarlarının zarar görmemesi için yalanlara ve çarpıtmalara karşı sessiz kaldım” diye ekledi.
Zarif, Yargı Erki Başkanı Gulamhüseyin Muhsin Ejei ile gerçekleştirdiği görüşmede, mevcut durum değerlendirildikten sonra hükümete yönelik baskıların azaltılması için üniversiteye dönmesi önerisinin iletildiğini belirtti. Zarif, tereddüt etmeden bu öneriyi kabul ettiğini, her zaman destek olmak istediğini ifade etti ve umudunu dile getirdi: “Benim ayrılışım, halkın taleplerinin önüne konulan engeller için bir bahane olmaktan çıkar ve hükümetin başarısının önündeki engelleri azaltır.”
Zarif’in istifa mektubunu Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan’a sunduğu bilgisi verildi.
Zarif, kimdir?
2013-2021 yılları arasında İran Dışişleri Bakanı olarak görev yapan Muhammed Cevad Zarif, özellikle 2015 yılında imzalanan Nükleer Anlaşma’da baş müzakereci olarak önemli bir rol oynadı. ABD’nin anlaşmadan çekilmesi sürecinde de diplomatik çabalarına devam etti. Dışişleri Bakanlığı görevinden sonra akademik çalışmalara yönelen Zarif, 2024 yılında Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan tarafından Stratejik İşlerden Sorumlu Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak atandı. Ancak, bu görev siyasi tartışmalara neden oldu.
Zarif’in görevden alınması talepleri gündeme geldi
Ocak ayında Davos’taki Dünya Ekonomik Forumu’nda verdiği röportajda, “Tahran’ın ABD Başkanı Trump ile doğrudan nükleer müzakerelere hazır olduğu”, “Hamas’ın Aksa Tufanı Operasyonu’nun müzakereleri baltaladığı” ve “Tahran’da birçok kadının artık başörtüsü takmadığı” gibi açıklamaları büyük tepkiyle karşılandı.
Bu sözler sonrası İran Meclisi Ulusal Güvenlik Komisyonu, yalnızca Dışişleri Bakanı’nın uluslararası alanda politika belirleme yetkisine sahip olduğunu vurgulayan bir bildiri yayımladı. Açıklamada, “Dış politikaya ilişkin yetkisi olmayan kişilerin uluslararası platformlarda konuşması kabul edilemez.” denildi ve Zarif’in görevden alınmasının talep edildiği ifade edildi.
İran içinde pek çok kişi, Zarif’in ulusal birlik ve beraberliği zedelediği yönündeki görüşleri dile getirdi. Meclis, “Düşmanların İran’a yönelik saldırılarını artırdığı bir dönemde, toplumun ulusal güvenliği koruma sorumluluğu vardır.” şeklinde bir değerlendirmede bulundu.
Çifte vatandaşlık tartışmaları
Eski Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi döneminde kabul edilen yasalar, çifte vatandaşlığı bulunanların hükümette görev almasını yasakladı. Bu durum, çocukları ABD vatandaşı olan Zarif’i tartışmaların merkezine yerleştirdi. Zarif, Birleşmiş Milletler’de görev yaptığı dönemde çocuklarının ABD’de doğduğunu ve bu nedenle vatandaşlık aldıklarını açıklamıştı. Ancak bazı radikal muh