TÜRKİYE Sağlık Enstitüleri Başkanı Prof. Dr. Ümit Kervan, Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) ile ASELSAN ortaklığıyla geliştirilen yerli kalp-akciğer makinesinin tanıtım töreninde önemli açıklamalarda bulundu. Prof. Kervan, “Bu başarıyla birlikte, bir sonraki adım, bu kalp akciğer makinesinin klinik çalışmalarında kullanılmasını sağlamak. Çünkü kalp akciğer makinesi olmadan açık kalp ameliyatlarını gerçekleştiremeyiz. Ülkemizde yaklaşık yılda 80 bin civarında açık kalp ameliyatı gerçekleştiriliyor” ifadelerini kullandı.
Sağlıklı Türkiye Yüzyılı vizyonuna vurgu yapan Kervan, yerli üretimi ve milli teknolojileri ön plana çıkaran ‘üreten sağlık’ modelinin tarihi bir adım olarak değerlendirildiğini belirtti. Ayrıca, TÜSEB’in sağlık alanında önemli inovasyonların gerçekleştirilmesi amacıyla kurulan bir enstitüler topluluğu olduğunu belirtti. Prof. Dr. Kervan, “Sağlık Bakanlığı bünyesinde oluşturduğumuz enstitülerimizle, Kanser, Aşı, Sağlık Politikaları gibi birçok alanda çalışmalarımız sürüyor. Geçen yılki toplantılarda TÜSEB’in bütçesi iki kat artırıldı ve bu bütçenin yüzde 70’i proje desteklerine ayrıldı” dedi.
Kalp-akciğer makinesinin geliştirilmesi konusunda ASELSAN ile yapılan iş birliğini vurgulayan Prof. Dr. Kervan, “Bu makine bizim için son derece önemli. Amacımız, Türkiye’de sağlık sektöründe üniversiteler ve özel sektörle birlikte ortak projeler üreterek, başarı hikayeleri yazmaktır” dedi. ASELSAN’ın mühendisleri ve sağlık ekiplerinin ortak çalışmalarıyla geliştirilen bu cihazın, önceki cihazlarla kıyaslandığında daha başarılı sonuçlar verdiğini aktardı. “Laboratuvar çalışmalarında yapılan testlerde olumlu sonuçlar elde ettik. ASELSAN bu süreçte 3 ödül kazandı” diye ekledi.
Prof. Dr. Kervan, Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu‘nun liderliğinde çalışmaların hızlandığını, hayvan deneylerinin de başarılı bir şekilde tamamlandığını belirtti. “Bu makine olmadan, açık kalp cerrahisi yapılamaz. Türkiye’de açık kalp ameliyatları için 300 civarında merkez mevcut ve bu merkezlerde her yıl yaklaşık 80 bin açık kalp ameliyatı gerçekleştiriliyor” açıklamasında bulundu. 2026 yılı itibarıyla bu cihazın Türkiye’deki hastanelerde kullanılmasını planladıklarını ve uluslararası rekabet gücü yüksek bir ürün hedeflediklerini ifade etti.
Prof. Dr. Kervan, Türkiye’deki büyük hayvan laboratuvarları açtıklarını ve artık testleri yurt dışında değil, Türkiye’de gerçekleştirdiklerini belirtti. “Bu, büyük bir başarı. Küçük hayvanlarla yapılan testlerin yanı sıra, büyük hayvanlarla da çalışmalar yapıyoruz. Hedefimiz, sağlık alanında üretici olan herkesin çalışmalarını burada gerçekleştirmesidir. Yurt dışına gitmeden, büyük masraflar yapmadan Türkiye’de uluslararası standartlarda testlerimizi gerçekleştirebiliyoruz” dedi.
Cihazın dayanıklılığını da aktaran Kervan, “En kötü senaryoya bile hazırlıklıyız. Elektrik kesintisi gibi durumlarda bile cihazı manuel olarak çalıştırabiliyoruz. Açık kalp ameliyatlarında güvenli bir süreç sağlamak için her türlü önlemi aldık” şeklinde konuştu.
Son olarak, cihazın tamamen yerli ve milli bir ürün olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Ümit Kervan, “Üretim aşaması tamamen Türk bilim insanları tarafından geliştirildi, yurt dışından herhangi bir destek alınmadı. Kalp-akciğer makinesini uluslararası platformlarda tanıtmaya devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.
