ABD Başkan Yardımcısı James David Vance, eşi Usha Vance ile birlikte Grönland’a yaptığı ziyarette önemli açıklamalarda bulundu. Vance, “Kuzey Atlantik’i ve Kuzey Kutup Bölgesini Çin’e, Rusya’ya ve ABD halkının çıkarlarına önem vermeyen diğer rejimlere mi terk edeceğiz? Başka bir seçeneğimiz yok. Burada yaşayan insanların ve ülkemizin güvenliği için Grönland‘da stratejik bir pozisyon almamız şart.” ifadelerini kullandı.
Beraberindeki heyetle birlikte Grönland‘a gelen ABD Başkan Yardımcısı, Albay Susan Meyers ve Başçavuş Holly Vaught tarafından havalimanında karşılandı. Heyet, ABD’ye ait Pituffik Uzay Üssü’ne geçtikten sonra burada bir konuşma gerçekleştirdi. Vance, “Elbette gündelik faaliyetler hakkında brifing alacağız. Trump yönetimi olarak Grönland’a olan ilgimizin altını çizeceğiz. Bu, başkanın Arktik güvenliği konusundaki ciddiyetini gösteriyor. Bu konu, gelecekte daha da önem kazanacak.” dedi.
Vance, Grönlandlıların Danimarka’dan bağımsızlık talepleri hakkında, “Grönlandlılar, bağımsızlıklarını kendileri belirleyeceklerdir.” şeklinde konuştu. Ayrıca, “Danimarka devletinin Grönland’da güvenliği sağlamakta başarısızlığa uğradığını düşünüyoruz.” diyerek Danimarka’ya yönelik eleştirilerde bulundu.
Vance, “Danimarka’ya mesajımız basit: Grönland halkı için yeterince bir şey yapmadınız. Bu güzel ve stratejik bölgede güvenlik altyapısına gereken yatırımı yapmadınız. Bu durumun değişmesi gerekiyor. Danimarka’nın güvenlik şemsiyesi altında, sorumluluğun aslında cesur Amerikalılara devredilmesini kabullenemeyiz.” ifadelerini kullandı.
ABD’nin Grönland’daki pozisyonunun aciliyetine dikkat çeken Vance, “Alternatif mevcut mu? Kuzey Atlantik ve Kuzey Kutup Bölgesi’ni Çin ve Rusya gibi ülkelerle mi paylaşacağız? Burada yaşayanların ve ülkelerimizin güvenliği için Grönland‘da güçlü bir varlık göstermemiz elzem.” dedi.
Signal sohbet skandalı üzerine de değinen Vance, ulusal güvenlik ekiplerinin desteklenmesi gerektiğini vurguladı. Ulusal güvenlik danışmanı Mike Waltz’ın konuyla ilgili sorumluluğu üstlendiğini belirten Vance, “Hepimiz, bir gazetecinin sohbet grubuna davet edilmemesi gerektiğini kabul ediyoruz. Yönetimden üyeler olarak, bunun sonuçlarına katlanmalıyız. Başkan Trump bu konu hakkında birkaç gün önce açıklamalarda bulundu ve ben de burada Başkan Yardımcısı olarak aynı şekilde ifade ediyorum; tüm ulusal güvenlik ekibimizin arkasındayız.” dedi.