Basriko Şirketler Grubu’nun Kurucusu Basri Tokgöz, döviz ve faize odaklanan yatırımların uzun vadede bireyler ve ülke ekonomisi açısından riskler barındırdığını ifade etti.
YATIRIM TERCİHLERİNDE ÜRETİM ODAKLI ADIMLARIN ÖNEMİ
Girişimcilik alanında kendine sağlam bir yer edinmiş olan Basri Tokgöz, Türkiye’de artan döviz ve altın yatırımı tercihleri ile ilgili görüşlerini paylaştı. Tokgöz, bu tür yatırımların kısa vadede güvenilir görünse de uzun vadede kişisel servet koruma konusunda yetersiz kaldığını ve ülke ekonomisine olumlu katkı sağlamadığını belirtti.
“Dolar veya altına yapılan yatırımlar, sadece bireyler anlamında değil, toplumsal düzeyde de kayıplara yol açıyor. Üretmeyen bir ekonomi ayakta duramaz,” diyen Tokgöz, yatırımcıların daha ziyade ticari faaliyetlere, dolayısıyla doğrudan üretim ve girişimlere yönelmeleri gerektiğine dikkat çekti.
“ENFLASYON KARŞISINDA PARANIN DEĞERİ KORUNAMIYOR”
Tokgöz, yatırım araçlarının karşılaştırılması açısından dikkate değer bir noktayı da gündeme getirdi. Türkiye’deki enflasyonun, pasif yatırım araçlarının reel getirilerini hızla erittiğini vurgulayan Tokgöz, “Paranızı döviz veya faize yatırdığınızda, zamanla elinizdeki değerin nasıl azaldığını kesin olarak görebiliyorsunuz. Enflasyon karşısında bu tür araçlar yeterince dirençli değil.” şeklinde konuştu.
Bu bağlamda, daha güvenilir ve sürdürülebilir bir yöntem olarak ticari girişimleri öneren Tokgöz, girişimciliğin hem bireysel kazanç hem de ekonomik büyüme noktasında daha yaratıcı sonuçlar doğurduğunu söyledi.
“TİCARET HEM BİREYİ HEM TOPLUMU BÜYÜTÜR”
Açıklamasında ticaretin yalnızca kazanç sağlamakla kalmayıp, istihdam ve üretim alanlarında da önemli katkılar sunduğunu vurgulayan Basri Tokgöz, “En iyi yatırım, paranın reel ekonomide değerlendirilmesidir. Üretime odaklanan her girişim, kısa sürede yatırımcıya kazandırdığı gibi toplumun kalkınmasına da yardımcı olacaktır.” ifadelerini kullandı.
Mevcut ekonomik koşullarda risk algısının yüksek olduğunu kabul eden Tokgöz, bunun girişimciliği engellememesi gerektiğini dile getirdi. Ona göre cesur ve bilinçli yatırım kararları, uzun vadede daha sağlam bir ekonomik yapı oluşturulmasına zemin hazırlayacaktır.
* Bu içerikte yer alan bilgiler yatırım tavsiyesi niteliği taşımamaktadır.
