2015 yılından bu yana Kanada’da başbakanlık görevini sürdüren Justin Trudeau, dokuz yıl sonra görevi bırakma kararı almasının ardından Liberal Parti’deki liderlik yarışını Mark Carney kazandı.
Son zamanlarda Trudeau’nun özel danışmanı olarak görev yapan 59 yaşındaki Carney, oyların yüzde 86’sını alarak rakiplerini geride bırakarak partinin yeni lideri oldu.
Mark Carney’nin önümüzdeki günlerde Kanada Başbakanı olarak resmen göreve başlaması bekleniyor.
İlk konuşmasında, partisi içindeki liderlik yarışında üç adayı geride bırakan Carney, “Ülkemiz, artık güvenemeyeceğimiz bir ülke yüzünden karanlık günlerden geçiyor” diyerek ABD’deki Trump yönetimiyle yaşanan gerginliğe vurgu yaptı.
Kanada, 20 Ocak’ta göreve başlayan ABD Başkanı Donald Trump’ın ekonomik tehditleri nedeniyle zor bir siyasi atmosfer içinde bulunuyordu.
Trump, göreve geldiğinde Kanada’nın “ABD’nin 51. eyaleti olmasının daha iyi olacağını” söyleyerek tartışmaları körüklemişti.
Carney, partisinin lideri olarak yaptığı ilk konuşmasında, “Amerika, Kanada değildir. Kanada hiçbir zaman, hiçbir şekilde Amerika’nın parçası olmayacak” şeklinde ifade etti ve ekledi:
“Amerikalılar kaynaklarımızı, suyumuzu, topraklarımızı, ülkemizi istiyor. Bunu bir düşünün, başarırlarsa bizim yaşam şeklimizi yok edebilirler.”
Ülkesinin önünde “zor günler” olduğunu dile getiren Carney, “Şoku üzerimizden atlatıyoruz, ancak çıkardığımız dersleri de asla unutmayacağız. Size söz veriyorum, birlikte bu krizden çıkacağız” şeklinde konuştu.
Ülkede bir sonraki seçimin 20 Ekim’de ya da öncesinde yapılması gerekiyor. Ancak Trudeau’nun istifasının olası bir erken seçimi tetikleyebileceği yorumları da gündemde.
Harvard mezunu olan Carney, daha önce kamu görevinde bulunmamış olmasına rağmen, Kanada ve İngiltere Merkez Bankası’nın başında önemli görevler üstlenmiştir.
Ayrıca Birleşmiş Milletler’in iklim özel elçisi olarak da görev almıştır. Carney’nin bazı liberal politikaları, örneğin “karbon vergisi”, ülkenin muhafazakar çevrelerinde eleştirilere yol açıyordu.
ABD ile vergi restleşmesi
ABD Başkanı Donald Trump, göreve gelmeden önce gündeme getirdiği Meksika ve Kanada ürünlerine yönelik yüzde 25 gümrük vergisini, başkanlık görevine başladıktan sonra uygulamaya koydu.
Nisan ayına kadar ertelenmiş olsa da bu vergiler, ABD-Kanada ilişkilerinde gerginliği artırmaya devam ediyor.
Justin Trudeau, Trump’ın gümrük vergilerini “çok aptalca bir şey” olarak nitelendirmişti.
Trudeau, 30 milyar dolardan başlayan ve milyarlarca dolar değerindeki Amerikan ürünlerine karşı yüzde 25 misilleme gümrük vergisi açıklamış ve “Mücadeleden geri adım atmayacağız” ifadesini kullanmıştı.
Trump, Trudeau’nun bu açıklamalarına karşılık verdiği sosyal medya paylaşımında Kanada’yı, gümrük vergilerini artırmakla tehdit etti. Truth Social platformundaki paylaşımında Trump, Trudeau’yu “Kanada Valisi” olarak tanımlayıp, “ABD’ye misilleme tarifesine başladığında, bizim de karşılıklı tarifemizin derhal aynı oranda artacağını lütfen Trudeau’ya bildir!” dedi.
Trump, daha önce Kanada’nın ABD’nin 51. eyaleti olması fikrini dile getirmişti.
ABD’nin 2,2 trilyon dolarlık karşılıklı ticaretini etkileme potansiyeline sahip yeni vergiler, Trump’ın ülkeleri, “ABD’ye ölümcül uyuşturucu madde fentanil ve uyuşturucu yapımında kullanılan kimyasalların girişine yönelik yeterli önlemler almadıkları” suçlamalarının ardından yürürlüğe girdi.
