Demokrat Parti Diyarbakır Milletvekili Sevilay Çelenk, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda gerçekleştirdiği konuşmada 2024 Paris Olimpiyat Oyunları’nın açılışına yönelik eleştirileri geri çevirerek LGBTİ hareketinin savunuculuğunu yaptı.
Çelenk, Meclis’teki konuşmasında şunları belirtti:
“DÜNYA KÜLTÜRLERİ SIKLIKLA BARIŞI DESTEKLEMİYOR”
”Sayın Başkan ve değerli milletvekilleri; bugün söz hakkımı uluslararası alana ve Türkiye’nin dış politikasına yönelik genel bir değerlendirme yapmak amacıyla kullanmak istiyorum. 21’inci yüzyılın ilk çeyreğini, maalesef, topyekün bir savaş endişesi içinde ve dünya genelindeki çatışmaların sürdüğü bir ortamda tamamlıyoruz. Hiçbir coğrafyada barışa dair güçlü bir arzu veya çaba gözlemlenemiyor. Gelişkin Batı demokrasileri ile uluslararası ittifaklar bu süreçte çözüm arayışlarını, artan güvenlik tedbirlerinde buluyorlar. Gazze’deki soykırım, Ukrayna’daki savaş ve Orta Doğu’daki Doğu, İran ve Irak’taki sürekli gerilimlerle felaketin eşiğinde durmaktayız. Pandemi döneminde, neyle karşı karşıya olduğumuzu bilmeden, bildiğimiz dünyanın sonunun geldiğini ifade eden birçok görüş vardı. Zengin Batı ülkeleri de dahil olmak üzere sağlık sistemleri çökerken milyonlarca kişi yalnız başına yoğun bakımda hayatını kaybetti. Savunmanın yalnızca askeri bir kavram olmadığını ummuştuk fakat mevcut durum bunun tam tersini gösteriyor. Savaş karşıtı bir hareket güçlenmemekle kalmamış; mülteci karşıtlığı ve savaş mağdurlarına yönelik düşmanlık yükselmeye devam ediyor. Maalesef barış, bir kültür meselesidir ve dünya kültürleri bu durumu desteklememekte.”
“KÜRESEL ASKERİ HARCAMALAR 1990’DAN BU YANA EN YÜKSEK SEVİYEDE”
Son günlerde, 9-11 Temmuz tarihlerinde Washington’da NATO Liderler Zirvesi gerçekleştirildi. Bu zirvede, NATO’nun 75. yılı kutlandı. Daha önce Sofya’da ve Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Genel Kurullarında da olduğu gibi burada da gündemde Rusya’nın Ukrayna’yı işgali bulunuyordu. Batılı müttefikler, artık barış perspektifini değil, Ukrayna’nın zafere kadar desteklenmesini ön plana aldılar. Ukrayna’nın askeri olarak en güçlü şekilde desteklenmesi gerektiği görüşü hakim oldu. Bu toplantılara katıldığımda, buna oldukça yoğun bir ilgi olduğunu gözlemledim. NATO, bir güvenlik ve savunma teşkilatı olarak bunu anlayışla karşılayabiliriz. Ancak, uluslararası ilişkilerde ciddi bir güvenlik ve savunma bütçesi ihtiyacı, her zamankinden daha fazla gündeme gelmişken, savaşların devam ettiğini görmek korkutucu bir durum. NATO Zirvesi sonrası yayımlanan deklarasyonun, nükleer güçlerin artırılması konusunu içermesi de kaygı verici bir gelişmedir. Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü’ne göre, 2023 yılında küresel askeri harcamalar yaklaşık 2 trilyon 443 milyar dolara çıkarken, kişi başına düşen harcama 306 dolarla 1990’dan bu yana en yüksek seviyesinde. Türkiye, değişen jeostratejik dengelerde hangi pozisyonda yer alması gerektiğine karar veremiyor; bir taraftan Batı’ya doğru yöneldiği sinyalleri verirken, diğer taraftan farklı bir ittifaka katılıyor.
“TÜRK’ÜN TÜRK’TEN BAŞKA DOSTU OLMADIĞI DÜŞÜNCESİ EMPOZE EDİLİYOR”
Dışişleri Bakanımız, BRICS ülkeleri dışişleri bakanları toplantısına katılmak üzere Rusya’ya gitmiştir. Buraya katılım elbette önemlidir fakat önceliğin buraya kayması gerçekten
